İçeriğe geç

İşlevselci yaklaşım neye tepki ?

İşlevselci Yaklaşım: Psikolojik Tepkiler ve İnsan Davranışları Üzerine Bir İnceleme

“İnsanlar neden belirli bir şekilde tepki verir? Duygularımız, düşüncelerimiz ve toplumsal yapılarımız arasındaki ilişkiyi anlamaya çalışırken, ne kadar derin bir içsel dünyamız olduğunun farkında mıyız?” Bu sorular, insan davranışlarını anlamaya yönelik bir psikolog olarak sürekli kendime sorduğum sorulardır. İşlevselci yaklaşım, toplumsal yapıları, kültürleri ve bireysel davranışları açıklarken, insan psikolojisinin karmaşık yapısına da ışık tutar. Toplumlar, bireylerin davranışlarını nasıl şekillendiriyor ve toplumsal normlar, bireylerin tepkilerini nasıl yönlendiriyor? Erkeklerin analitik, kadınların ise daha çok empatik yaklaşımları, işlevselci teorinin bu etkileşimli yapısında nasıl bir rol oynar? İşlevselci yaklaşım, bu sorulara ve daha fazlasına bir yanıt arar.

İşlevselci Yaklaşım: Toplumsal Yapılar ve Bireysel Tepkiler

İşlevselci yaklaşım, toplumu bir sistem olarak görür ve her bireyin bu sistemin işleyişine katkı sağladığına inanır. Her birey, toplumsal normlar, değerler ve kültürel yapılarla şekillenen bir varlıktır. Bu bağlamda, işlevselci yaklaşım insanın toplumsal düzene nasıl uyum sağladığını anlamaya çalışırken, bireysel ve toplumsal faktörlerin etkileşimine dair derinlemesine bir analiz yapar. Ancak, bir toplumun işleyişinde bireylerin, düşünsel (bilişsel), duygusal ve sosyal düzeyde verdikleri tepkiler, bu süreci daha da karmaşık hale getirir.

Bilişsel psikoloji, bireylerin nasıl düşündüğünü, olaylara nasıl anlam yüklediklerini ve bu anlamların toplumsal yapılarla nasıl şekillendiğini inceler. Erkeklerin bilişsel açıdan daha analitik ve stratejik düşündüklerini söylemek mümkündür. Bu yaklaşımla, toplumsal yapılar hakkında daha soyut düşünme eğilimindedirler. Örneğin, iktidar yapıları ve toplumsal normlar hakkında daha rasyonel ve çözüm odaklı yaklaşabilirler. Ancak kadınların tepkileri, duygusal-empatik bir bakış açısıyla şekillenir. Kadınlar, toplumsal düzeni anlamada daha çok insan ilişkileri ve empati odaklı bir yaklaşım benimseyebilirler. Bu durum, işlevselci yaklaşımın toplumsal yapıların bireyler üzerindeki etkisini farklı perspektiflerden incelememize olanak tanır.

Duygusal Psikoloji ve İşlevselci Yaklaşım

Duygusal psikoloji, bireylerin duygusal deneyimlerini ve bu deneyimlerin nasıl bir sosyal bağlamda şekillendiğini analiz eder. İşlevselci yaklaşımda, toplumsal yapılar, bireylerin duygusal tepkilerini şekillendirir. Kadınların duygusal tepkileri, toplumun onlardan beklediği rollerle büyük ölçüde bağlantılıdır. Bu bağlamda, kadınlar toplumsal normlara daha empatik ve ilişki odaklı bir biçimde tepki verirken, erkekler genellikle daha rasyonel ve stratejik bir yaklaşım benimseme eğilimindedirler.

Örneğin, bir toplumda kadınlar genellikle aile içindeki rollerine, toplumdaki ilişkilerine ve başkalarına karşı duydukları sorumluluğa odaklanırken; erkekler, toplumsal yapıda daha çok bireysel başarı, güç ve strateji üzerine odaklanabilirler. Bu farklar, işlevselci paradigmanın bireysel ve toplumsal yapılar arasındaki ilişkilerini anlamada önemli bir rol oynar. Kadınlar ve erkeklerin birbirlerinden farklı şekilde tepkiler vermesi, toplumsal normların nasıl şekillendiğini ve bireylerin bu normlara nasıl uyum sağladığını gösterir.

Sosyal Psikoloji ve Toplumsal İlişkiler

Sosyal psikoloji, bireylerin diğer insanlarla nasıl etkileşimde bulunduğunu, sosyal normlara nasıl uyum sağladığını ve toplumsal yapılarla nasıl ilişki kurduğunu inceler. İşlevselci yaklaşım, toplumsal yapıları ve normları bireylerin uyum sağlama süreçleriyle birlikte ele alır. Kadınlar toplumsal yapıları, daha çok ilişki kurma, toplumsal bağları güçlendirme ve empati oluşturma amacına yönelik şekillendirirler. Erkekler ise daha çok stratejik ve bireysel odaklı bir yaklaşım benimseyebilirler. Bu farklılıklar, toplumsal düzenin işleyişindeki önemli bir farkı yansıtır.

Bireylerin toplumsal normlara ve yapılarla nasıl uyum sağladığını anlayabilmek, toplumsal yapının nasıl çalıştığını kavrayabilmek için önemlidir. Kadınların toplumsal yapılarla empatik bağ kurarak tepki vermeleri, işlevselci yaklaşımın toplumsal düzenin sürekliliğini nasıl sağladığını anlamamıza yardımcı olabilir. Erkeklerin daha analitik ve stratejik yaklaşımları ise, toplumsal düzenin sürdürülmesinde daha pratik ve verimli çözümler üretmeye odaklanabilir.

İşlevselci Yaklaşımın Psikolojik Yansımaları

İşlevselci yaklaşım, bireylerin toplumsal yapılarla nasıl etkileşime girdiğini ve bu etkileşimin toplumun genel işleyişine nasıl katkıda bulunduğunu anlamamıza yardımcı olur. Ancak, bu yaklaşımda dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli nokta da, bireysel farklılıkların toplumsal yapıdaki roller ve toplumsal cinsiyetle olan ilişkileridir. Erkeklerin bilişsel açıdan daha analitik, kadınların ise daha empatik ve topluluk odaklı yaklaşımlarının, toplumsal yapıları nasıl şekillendirdiğini sorgulamak, toplumun daha eşitlikçi bir yapıya kavuşması için gerekli adımları atmamıza yardımcı olabilir.

İşlevselci yaklaşımın psikolojik yansımalarını anlamak, bireylerin toplumsal normlar ve yapıların içinde nasıl davranacaklarını daha iyi kavrayabilmemize olanak tanır. Kadınların ve erkeklerin farklı tepkiler vermesinin, toplumsal yapının nasıl işlerlik kazandığını gösterdiğini unutmamalıyız. Peki sizce bu farklılıklar, toplumsal yapıyı daha eşitlikçi bir hale getirmeye olanak sağlar mı? İşlevselci yaklaşımın ışığında, toplumun evrimi hakkında nasıl bir analiz yapabiliriz?

Okuyuculardan yorumlarla kendi içsel deneyimlerini ve toplumsal yapı ile olan ilişkilerini paylaşmalarını rica ederim.

6 Yorum

  1. Özüm Özüm

    İşlevselcilik yaklaşımı Yapısalcılığa tepki olarak doğan bu yaklaşıma göre psikolojinin görevi, yalnızca bilincin yapıtaşlarını belirlemek olamaz; asıl görevi bilincin işlevlerini -nasıl çalıştığını ve ne işe yaradığını- incelemek, insan zihninin değişen çevre şartlarına nasıl uyum sağladığıyla ilgilenmektir. 2022 Psikolojik Yaklaşımlar – Uluslararası Psikoloji ve Eğitim Bilimleri …

    • admin admin

      Özüm!

      Teşekkür ederim, önerileriniz yazının doğallığını artırdı.

  2. Gülru Gülru

    İşlevselcilik yapısalcılığa tepki olarak doğmuştur. Bu kuramda söz sahibi olan iki bilim adamından biri J. Dewey ve diğeri W. James’dir. İşlevselcilik, yapı ve toplumun işleyişi ile ilgilenir. İşlevselciler toplumu, varlığını devam ettirebilmesi için gereklilikleri yerine getirirken beraber işleyen, birbirine bağımlı birimlerin bütünlüğü olarak görürler. İnsanlar toplumun ihtiyaçlarını yerine getiren davranışlar ve roller içerisinde sosyalleşirler.

    • admin admin

      Gülru!

      Fikirleriniz yazının ifadesini sadeleştirdi.

  3. Savaş Savaş

    1) İşlevsellik: Eğitim programının görevsel olması demek, programda yer verilen konuların ve etkinliklerin hayatta geçerli olması yani işe yaraması durumudur . Bunun yanında bireye ve toplumun ihtiyaçlarına cevap vermesi, bireyin yeteneklerini ortaya çıkarması ve geliştirmesigibi niteliklere de sahip olması demektir.

    • admin admin

      Savaş!

      Fikirlerinizle yazı daha etkili oldu.

admin için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
elexbet güncel girişbetexper indirsplash